Türkiye'de özel sektörde çalışan her 10 kadından 7'sinin psikolojik tacize uğradığı bildirildi.
Bir danışmanlık şirketince İstanbul'da özel sektörde çalışan, 20-60 yaşlarındaki bin 200 kişiye yönelik “kişilere karşı psikolojik, duygusal saldırı” konulu araştırma yapıldı.
Şirketin genel müdürü Yücel Atış'ın araştırma raporuna göre, “İş yaşamında psikolojik tacize uğradınız mı?” sorusuna kadınların yüzde 73'ü, erkeklerin yüzde 35'i “evet” yanıtını verdi.
Araştırmaya göre, Türkiye'de özel sektörde her 10 kişiden 5'i psikolojik taciz yaş¤ ¤ ¤ ş. Kadınların psikolojik tacize uğrama oranı çok yüksek. Özel sektörde çalışan her 10 kadından 7'si psikolojik tacize uğruyor. Psikolojik taciz, 20-30 ve 50-60 yaş aralığında daha fazla görülüyor.
KADIN ÜSTLER, KADIN ASTLARI TACİZ EDİYOR
Kadınların yüzde 69'u üstleri, yüzde 23'ü kendileriyle aynı düzeydekiler, yüzde 8'i astları tarafından, erkeklerin ise yüzde 40'ı üstleri, yüzde 56'sı aynı düzeydekiler, yüzde 4'ü astları tarafından taciz edildiklerini belirtiyor.
Genel olarak psikolojik taciz, üstler tarafından uygulanıyor. Üstlerin astları tacizinde kadın üstlerin kadın astları taciz oranının yüksek olduğu dikkat çekiyor.
Tacizin en yoğun 6 ay ve 1 yıl sürdürüldüğü görülüyor.
Kadınlarda tacizin sürekliliği erkeklere göre daha uzun sürüyor. Bu, iş ortamında kadınların tacize karşı daha fazla direndiğini gösteriyor.
“İŞTEN AYRILMAK SON SEÇENEK”
Araştırmaya katılanlar, uğradıkları duygusal tacizleri şöyle sıralıyor:
“Öz güveni yok etme, işe yaramadığını hissettirme, kişilik özelliklerine saldırı, cinsiyete dayalı suçlama, yalnız bırakma, kötüleme, sindirme, iş dışı yaşamını sorgulama, görmezden gelme, zorlama, bağırma, aileye ve yakınlara saldırı, aşağılama, istenmeyen işe zorlama, itibarı zedeleme, ekip içinde küçük düşürme, stres yaratma, sevmediğini gösterme, cinsel taciz, bedensel güç kullanma, hiç yerine koyma.”
Tacize uğrayanlar işten ayrılmayı son seçenekler arasında düşünüyor, öncelikle başa çıkmaya çalışıyor, birlikte yaşamayı deniyor, sonraki aşamada pes ediyor ve son olarak ayrılma sürecini değerlendiriyor.
Mücadele ve şikayet oranı kadınlarda, pes etme oranı erkeklerde daha fazla görülüyor.
Şirketlerin psikolojik tacizi suç olarak görmediği ve insan kaynakları bölümlerinin bu konuda görev almaya hazır olmadığı belirtiliyor.
Araştırmaya katılanlar, psikolojik tacizin kendilerine etkilerini şöyle açıklıyor:
“Kendimden şüphe etmeye yol açtı, yöneticimden nefret etmeye başladım, şirkete bağımlılığım azaldı, işe olan ilgimi azalttı, yakın çevrem olumsuz etkilendi, depresyona girdim, ilaç bağımlısı oldum, pes etmemeyi öğrendim, mücadele gücüm arttı.”
Tacize uğrayanlar öncelikle konuyu iş dışındaki yakın arkadaşlarına açıyor ve destek istiyor. Genelde aileye konudan bahsetmiyorlar. Olayı hukuki platforma taşımak ise en son tercihler arasında yer alıyor.
“MALİYETİ MİLYON DOLARLARI AŞIYOR”
Türkiye'de psikolojik tacizin yaygın olduğu ama tanımlanmayan bir suç olması nedeniyle çok fazla dile getirilmediği belirtilen araştırmanın diğer bulguları ise şöyle:
“Kadınların kadınlara psikolojik tacizi şirketlerde öne çıkıyor. Psikolojik taciz rekabetçi iş ortamlarında bir silah olarak yaygın kullanılıyor. Tacizcilerin eğitim düzeyi arttıkça yaptıkları psikolojik taciz artıyor ve çeşitlilik gösteriyor. Taciz, özel sektörde daha çok başarılı kişilere karşı yapılıyor. Bazı şirketler, kişilerin kendiliğinden (tazminatsız) işten ayrılmalarını sağlamak için psikolojik tacizi görmezden geliyor, hatta destekliyor. Rekabetin fazla olduğu finans, perakende, medya, iletişim ve eğitim sektörlerinde taciz daha fazla görülüyor.”
Araştırma, psikolojik tacizin verimlilik ve performansı düşürdüğünü, şirketlere maliyetinin milyon dolarları aştığını da ortaya koyuyor.